Perşembe, Aralık 24, 2009

FEYYAZ OLUR YAY ÜSTÜNDEN VURURUM, BU DA GELİR BU DA GEÇER AĞLAMA



Feridun Düzağaç

Kaçan goller haftası dersek devrik bir deyim olur; kaçana gol denmez zira ama neresinden bakılırsa bakılsın kaçan goller haftasıydı, bu ne devrik bir haftadır bilemezsiniz Tomas Dol doldu taştı Kahe’ye, art arda iki inanılmazı kaçırınca bir an Yılmaz Vural olup sahaya girecek sandım; at Kahe’yi elinden bin parçaya bölünsün.Efsane Ziko’nun Caner Erkin’i Moskova’da neden sildiğini anladık, arkadaşım ofsayti bozuyorsun. Ve Yula...önce kaçırdıklarıyla sonra da ağzından kaçırdıklarıyla haftanın kayan yıldızı Yula. Yarım yamalak türkçesinden belki de futbol dünyamızın tartışmasız en efsane kaptanlarından Rıza adamımıza ettiği laflardan sonra bir başka takımımızda oynama ihtimali kalmadığını umuyorum. Yula’nın Türkiye’deki varlığını gişesinden dolayı serisi çekilen kiki musampa filmlere benzetiyorum; Recep İvedik Gine vatandaşı olsun adı da Yula olsun. Yarım yamalak aşkıyla ‘duygu bütünlüğümü’ alaşağı eden Asuman’a bu hafta sözüm yok; kol kırılır yen içinde, kalp kırılır sen içinde kalırsın Asuman...Fotomaç gazetesi İndıpendınt’a dayanarak tüm Beşiktaşlıların ruhunu okşayan bir haber yapmış; taşıma haberle değirmen dönmüş. ‘Ölmeden önce yapılması gerekenler listesi’nde Beşiktaş seyircisiyle İnönü’de birlikte maç izlemek de listelenmiş. Elin gavurunun taa uzaklardan görüp dünyaya önerdiği güzelliği yanıbaşımızdaki güzel Bursalı’dan neden esirgiyor olduğumuzu anlayan var mı? Uzaktan bakıldığında birbirine en yakın iki taraftar grubunun birbirinden uzak tutulması ne acıdır. Acıdan öte bir hakkaniyet zaafı.İçimizdeki hak ve adalet duygusu incindiğinde futbol devreye girer ve güzellikler sunup avutur bizi; öyle oldu işte İnönü’de. Keyfimizin kalfası olup topa fazla girmeseydi Tolga Özkalfa sezonun ilk yarısının en şahane maçı olduğunu iddia edebilirdim. Bursaspor’un geçtiğimiz cuma İnönü’de Beşiktaşımızı aslanlar gibi yenmesi taraftarlar üzerinden ve onlar kullanılarak büyütülen anlamsız nefrete, ilahi adaletten balans ayarıydı; mevzuya böyle bakmak lazım. Teksas ruhu İnönü’deydi, ‘Çekirge’li bir değil iki değil üç kez sıçradı. ‘Alma mazlumun ahını çıkar İniyesta iniyesta’ maçıydı.Oh oldu bize, oh olsun tabi Mustafa Denizli’ye de, onun artık can sıkan kehanetine de oh olsun. Ahlar ve vahlar yine cefakar Beşiktaşlı’ya kaldı. O havada, o yağmur tufanında, o tribünde olmak nasıl bir duygu bilmeden her yenilgi sonrası ‘taraftar bizi geriyor’a yatan kiralık formalı profesyonel Beşiktaşlı futbolculara da oh olsun. Mert bilir mert bulurum seni Toraman son haftalarda hep düşmeye oynuyorsun. Düşmeyecek hep ayakta kalacak ve yıkılmayacaksın; sen Beşiktaş’ın kaptanısın.***Türksel Süper Lig’in istikrarı Fe ağbinizin Asuman ile istikrarını aratıyor valla. Fener 8’lik bir oh serisinden 5’lik bir vah serisine dönünce kızılca kıyamet koptuydu. ‘Oh oh’ diyerek yine lider kapadılar, Cimbom ahlar vahlar karışık zirve takibinde. Kayseri ve Bursa için durum tam ‘oh oh suyundan da koy’. Vah’im olan yine Beşiktaşımız; bu sezon tek teselli korkarım ‘Mençıstır fatihi’ olarak verilecek mansiyondur. Hoş futbolcularımız ve kahinimiz şampiyonluğa inanıyorlar, ihtimaller içindedir.Oysa bize ‘en iyi yönetmen’ değilse bile ‘en iyi senaryo’ ödülü yakışır. Bir kongre bin nasihatten iyidir. Adaylar içinde bir musibet kabus gibi bizi beklemekte. Hayallerim vardı benim. Siyahla beyaz arasında kalan tüm renkleri içeren bir kongre olmalıydı adaylar açısından. Sayın Altınsay’ı harekete geçirecek sinerjiyi yaratamadık korkarım. Bunun için hâlâ zamanımız var mı bilmem ama benim hala umudum var. Büyük Beşiktaşlı, büyük ozan Alanson’un da var mı acep, şarkıların şarkısını hep o yazmıştır? Beşiktaş’ımız için en iyi kurtuluş reçetesini ve en iyi senaryoyu yazacakların en başında kuşkusuz Altınsay bilgesi gelmektedir.Yangın yerde ortadan kaybolan meşhur büyük patronlar Beşiktaşımızı uzaktan seyre devam ederken gönlü zengin Fe ağbiniz yılbaşındaki büyük ikramiye için pusudadır, kalan paralarıyla aldığı 1600 adet tam biletten umutludur. Bu fantezi, Yıldırım Bey’in yeni dönem için, içinden geçen fantezilere yeğdir. Beşyüz kağıt ve maç başına kazanacaklarım bana yeter, adaylığını açıklaması halinde 29 buçuk trilyonum ve tüm şarkılarım Altınsay’ın emrindedir. Forza, Ekşi Beşiktaş, Siyah-Beyaz, Web kartalları... Hadi iş başına. O, başkan olmalı ve köşesi bana kalmalıdır. O köşe kış köşesi bu köşe yaz köşesi; Beşiktaşımıza zarar verenlere ‘Hadi ordan kışt’ köşesi... Asuman... X’imeyen aşkım... Köşelerde sıkıştırıp dururum hayalini...

Hiç yorum yok: